Sandık Kokusu'nun başrolü Demet Akbağ ile keyifli röportaj!

Güncelleme: 13 Aralık 2023 Çarşamba, 10:43:00

Sandık Kokusu'nda 'Filiz' karakterine hayat veren Demet Akbağ, yeni projesi hakkında açıklamalarda bulundu. 'Filiz' karakterini ve 'Sandık Kokusu'nun kendisini dizide rol almaya ikna eden unsurların hangileri olduğunu anlatan Akbağ, ayrıca oyunculuğun olmazsa olmaz gerekliliklerinden de söz etti.

'Sandık Kokusu'nda 'Filiz' karakterine hayat veren Demet Akbağ, Habertürk'ten Şevval Yılmaz Kula'nın sorularını cevapladı. Yeni projesi hakkında açıklamalarda bulunan Akbağ, 'Filiz' karakterini ve 'Sandık Kokusu'nun kendisini dizide rol almaya ikna eden unsurlarını anlattı.

SHOW TV'nin yepyeni dizisi 'Sandık Kokusu' hayırlı olsun. Neler hissediyorsunuz?

Mutlu ve heyecanlıyım. Güçlü ve hayatın içinden bir hikayemiz var. Yapım şirketimiz, senaristlerimiz, yönetmenimiz herkes elinden gelenin en iyisini yapıyor. Oyuncu kadrosu olarak da ilk kez bir projede beraberiz. Umarım izleyiciler de bizi kabul eder ve sever.

'Sandık Kokusu', sizi hangi özellikleriyle etkiledi?

İlk olarak senaryo ve hikaye. Melis Civelek, Zeynep Gür ve Zeynep Günay ‘Filiz’ karakterini benim üzerimde hayal etmişler ben henüz projeye dahil olmadan. Filiz’i okuduğum zaman kafamda canlanan bazı ayrıntılar vardı. Ekibimiz de benimle hem fikir olunca Filiz hayata geçti. Yapım şirketinden hikaye ve senaryo yazarlarımıza, yönetmeninden oyuncu kadrosuna kadar Sandık Kokusu’nun bir araya getirdikleri beni etkileyen sebeplerdi.

Genel olarak projelerden gelen teklifleri değerlendirme aşamasında en çok dikkat ettiğiniz husus nedir? Bir proje hangi unsuru ile sizi ikna eder?

Hikaye ve karakterlerin derinliği. Bugüne kadar onlarca karaktere hayat verdim ve hepsi birbirinden farklı özellikleriyle öne çıkan farklı bir hikayesi olan karakterlerdi. Gelen tekliflerde de düşündüğüm ilk şey ‘Bu rolü bana neden teklif ettiler?’ , ‘Ben bu karaktere nasıl bir şey katabilirim?’ açısından düşünmek oluyor. Filiz’in de çok sevdiğim yönleri oldu. Bunun dışında tabii ki samimiyet ve gerçeklik arıyorum. Hikayeye biz inanmazsak izleyicilerin inanmasını bekleyemeyiz.

'

Filiz'i canlandırırken neler hissettiniz? Karakteri analiz ettiğinizde sizin için benzer ya da farklı bulduğunuz özellikleri var mıydı?

Filiz evliliğinde aldığı darbenin travmasına rağmen hayat enerjisini hiç yitirmemiş bir kadın. Bakımlı, süslü alımlı bir kadın ama aynı zamanda çok da duygusal. Filiz aslında bir yandan da hayatta ne olursa olsun kendi acını yaşadıktan sonra hayatına bir şekilde devam etmemiz gerektiğini canlı bir şekilde gösteriyor. Benim en sevdiğim yanlarından biri de bu sanırım.

Kariyerinizde hep birbirinden farklı tür rolleri canlandırmıştınız. Şimdi gözlemlediğim kadarıyla 'Sandık Kokusu'ndaki 'Filiz' de şahsına münhasır bir karakter. Aceleci, dediğim dedik, yeri geldiğinde edepsiz, kalp kırmayı iyi bilen... 'Filiz' ile yıldızınız barıştı mı?

Filiz’in yaratım aşamasından itibaren aynada kendisiyle karşılaştığımdan beri yıldızımız barışık. Daha önce de söylediğim gibi onun çok tatlı yanları var. Fakat bir o kadar da hassas biri. İzleyicilerin tanıdıkça Filiz’i daha iyi anlayacağını ve seveceğini düşünüyorum. Benim için şimdiden yeri farklı bir karakter.

Kariyer yolculuğunuzda çok fazla ödüle layık görüldünüz. Başarılı projelerinizin ve performansınızın göz ardı edilmeyerek ödüllendirilmesi çok özel hissettirse gerek…

Teşekkür ediyorum evet ne kadar çok olsa da, her seferinde ödüllendirilmek gerçekten özel hissettiriyor. Bugüne kadar aldığım tüm ödüller evimde, vitrinimde duruyor. Bazen hayat koşuşturmacasında insan unutuyor fakat dönüp baktığımda kariyerimde 42 yılı geride bırakmışım. Ödüller bana seyircimin hayatına etki etmiş bambaşka hikayeleri, bambaşka kadınları hatırlatıyor…

Daha önce, "Dün yaptıklarımızı beğenmeyerek yarın daha iyisini yapmanın peşine düşmeliyiz" ifadelerini kullanmıştınız. Yıllardır süregelen başarınızı bu düşünce yapısına bağlayabilir miyiz?

Oldum olası kendime hep eleştirel gözle yaklaştım. Hatta ekibim çoğu zaman kendime yaptığım bu eleştirel tavrı acımasızca buluyor. Fakat ben her zaman daha iyisinin nasıl olabileceğini düşünmeden edemiyorum. Tiyatronun bana kattığı en önemli özelliklerden biri de budur belki de. Yalnızca kendimi değil, tüm ekibi, teknik yanları tüm kapsamıyla birlikte değerlendirip her zaman daha iyisine ulaşmanın mümkün olabileceğini düşünüyorum.

Oyunculuğun olmazsa olmaz gereklilikleri nelerdir? Oyuncu olma serüvenine adım atmak isteyenlere nasıl bir tavsiye vermek istersiniz?

İnandırıcılık. Öncelikle canlandırdığın karaktere bir oyuncu olarak kendimizin inanması gerekiyor. Eğer ben bir karaktere inanmazsam veya onunla alay edersem o zaman ortaya iyi bir performans çıkmaz. Özellikle komedide veya komedisi olan karakterlerde bu çok önemli. Onun zaaflarını ya da özellikleriyle alay etmeden, yaşayarak ve inanarak canlandırdığın zaman izleyicilere gerçek bir karakter duygusu geçiyor. Verebileceğim en önemli tavsiye sanırım bu.